Fethiye doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleri ile Türkiye’nin önde gelen turizm merkezlerinden birisidir. Son yıllarda Türkiye’nin en çok turist çeken yörelerinin başında gelmektedir. Bu nedenle de yörede turistik yatırımlar yoğunlaşmış ve bir çok tesis yapılmıştır. İlçenin en çok turist çeken yörelerinin başında Belceğizdeki Ölüdeniz gelmektedir. Akdeniz’e dar bir boğaz ile bağlanan Ölüdeniz durgun bir göl görünümündedir. Kıyılarındaki kumsalların hemen bitiminde ormanlık alanlar başlar. Ayrıca Fethiye’nin karşısındaki plajları ile ünlü Şövalye Adası da turizm yönünden önem taşımaktadır.


Ölüdeniz
Ölüdeniz, Türkiye'nin en önemli ve en çok ziyaret edilen tatil beldelerinden biridir. Şaşırtıcı plajı, doğası ve turkuaz rengi temiz suları ile tatilciler için uzun yıllardır popüler bir bölge olmuştur. Ölüdeniz bölgesinde yamaç paraşütçülerinin unutulmaz bir uçuş için çıktıkları "Babadağ" hemen burada bulunmaktadır. Fethiye’ye 12 km mesafedeki Ölüdeniz ismini her zaman sakin ve dalgasız denizinden almış. Peki hiç akıntı ve dalgası olmayan bu koyun suyunun nasıl pırıl pırıl kaldığını merak ettiniz mi? Deniz dibindeki kaynaklar sayesinde her zaman tertemiz. Beyaz renkli kumsalı Ölüdeniz’i Fethiye de gezilecek yerler listesinin bir numarası yapmaya yetiyor da artıyor bile.


Kayaköy
Doğa güzellikleri, havası, insanlarıyla anlam kazanan şehirler, bünyesinde bir de tarih barındırıyorsa artık gezilip görülmesi kanun haline gelmiş olur. Şehir hayatından uzaklaşmak istediğimiz an düşünce baloncuğumuzu süsleyen bu kentler; bolca tarih, bazen harika yapılar, bazen harika yıkımlar kısaca farklı hikayeler barındırırlar. İşte kaşif ruhumuzu doyururken doğasever yanımıza göz kırpan çok mantıklı bir tatil fikri; Kayaköy. Kayaköy, hayalet şehir diye anılıyor. Tarihi adı Levissi. Belki kimileri hala bu isimle tanıyordur onu. Ama daha çok yeni ismiyle anılıyor. Burası kayadan yapılmış bir köy ve evet, Kayaköy adı gayet rasyonel bir seçim. Fakat bu kaya evlerin ne zaman, ne amaçla yapıldığını ve içinde kimlerin yaşadığını duyunca Levissi ismi de size yakın gelebilir.


Çalış
Fethiye de çok farklı yerler vardır. Fethiye'nin batı yakasında 7 km mesafede olan Çalış Plajı, tatil yapanlar tarafından çok tercih edilen bir konaklama bölgesidir. Oteller, pansiyonlar ve kiralık tatil villaları ile doludur. Çalış Plajı, gün batımı izlemek için en iyi nokta olarak bilinir. Uzun kumsalıyla, restoranlar, barlar, kafeleri ve popüler gece hayatı ile Çalış plajı her yıl daha çok turist çekmektedir. Bölgedeki en ilginç cazibe Carletta Carretta kaplumbağalarını yumurtlarken görmek ve yavrularının denize gidişini izlemektir. Kaplumbağalar, yumurtalarını bırakmak için her yıl sahile gelirler ve doğru zamanda denk gelirseniz bu yumurtalardan çıkan bebek kaplumbağaları görebilirsiniz.


Göcek
Şehir trafiğinden, gürültüden uzak bir yer mi arıyorsunuz?
Akdeniz’in şirin beldesi, Muğla’nın gözdesi, Fethiye körfezinin saklı incisi Göcek. Sıkıcı tatil anlayışından sizi uzaklaştırarak, mavi ve yeşilin doğasında size huzuru sunacak olan kasaba. Denizin berraklığı üzerinde gelin gibi süzülen tekneleri, kasabanın samimiyetini size sunan sokakları, esnaf halkının sizi dükkanlarında tüm sıcaklığıyla karşıladığı tüm güzellikleri içinde barındıran Göcek…


Dalyan
Dalyan : Akdeniz ile Ege'nin birlestigi noktada bir doga harikası olan Dalyan, 2008 yılında The Times tarafından Avrupa'nın en güzel açık alanı seçilmistir. Dalyan son yıllarda, caretta caretta deniz kaplumbağaları ,Kaunos antik şehri, Kaya mezarları ve çamur banyolarıyla turizmin gözdesi haline gelen cennet bir beldedir. Dalyan Rehberi size bu eşsiz beldede unutulmaz bir tatil öneriyor. Dalyan'da ucuz ve ekonomik bir tatil sizleri bekliyor.


Kelebekler Vadisi
Fethiye çevresinin en çarpıcı yerlerinden birisi Kelebekler Vadisi’dir. 1995 yılında 1. derece doğal SİT ilan edilen ve her türlü yapılaşmaya kapatılan kayalık ve çamlık vadide biraz zahmetlice tırmanıştan sonra milyarlarca kelebeğin kayaları, ağaçların gövdelerini ve yapraklarını, kısacası her yeri bir şal gibi örttüğünü görmek çok şaşırtıcı bir etki yaratıyor.


Tlos
Tlos, tarihi süreçte arkeolojik, kültürel, dini ve ekonomik açıdan bölgenin parlayan yıldızı konumundadır. Neolitik dönemden Demir çağa kadar kesintisiz devam eden yerleşimin izlerini taşır. Hatta Hititlerin yazılı kaynaklarında, (Anal, Yıllık) Tlos’tan ülke diye bahsedilmektedir. Hristiyanlık tarihi açısından da önemli bir merkez olan Tlos, Likya’nın en önemli piskoposluk merkezlerinden biridir. Bu dinsel önemi 12. yüzyıla kadar devam etmiştir. Ayrıca Osmanlı Dönemi izlerini de taşımaktadır. 18. yüzyılda Tlos, bölgenin ticaret yollarının kesişme noktası konumundadır.


Yakapark
Tatil için Fethiye’yi tercih ettiğinizde gezmeniz gereken yerleri araştırırken veya sorarken sizlere tavsiye edilen bir yerlerden biri çok büyük bir ihtimal Yakapark olacaktır. Doğal güzelliğinin yanı sıra doğaya işletme tarafından eklenmiş güzellikleri ile ortamın büyüsüne kapılabilirsiniz. En meşhuru kaynağındaki buz gibi suyu. Yakapark, en kalabalık saatlerinde bile ziyaretçilerini bekletmeyen bir restoran ve doğal gezinti olarak gezmeniz gereken yerler listesinde yerini alabilir.


Saklıkent
Siz de bu güzel kanyonu keşfetmek ve gezmek istiyorsanız, buz gibi sudan geçmek zorundasınız. Kaygan kayalıkların ve buz gibi suların ardında saklanmış bu güzel kanyonu mutlaka gezmelisiniz. Oldukça şiddetli bir akış gücüne sahip olan buz gibi dereden geçmek ise hiç de kolay değil. Derenin akış gücüne kapılmadan geçmenizi sağlamak için bir ip kullanılmıştır. Bu ipe sıkıca tutunarak soğuk dereden dikkatli bir şekilde geçebilirsiniz. Yaklaşık 10 metrelik bu geçiş size bir ömür kadar uzun gelebilir. Soğuk sudan donan ayağınızı bir süre sonra hissetmeyebilirsiniz. Ama bu dereyi geçtikten sonraki güzelliği görünce buna değdiğini göreceksiniz.


Kaya mezerları
Şehir merkezinde Likya döneminden (MÖ 4yy) kalma, kayalara oyulmuş kaya mezarıdır. Yüze yakın düzgün basamakla Amintas’a çıkılır. Buradan Fethiye ve deniz manzarası harikadır.Statüsü yüksek kişiler için yapılmış, oyulmaya ve işlenmeye uygun kayalarda oluşturulmuş mezarlar. Şehir içinde Likya döneminden kalma M.Ö. 4.yy. eserleri dikkati çeker. Bunlar, şehrin simgesi haline gelen doğal kayaya oyulmuş mezarlardır. Çok sayıda düzgün basamaklarla mezarların en güzel ve en görkemlisi olan Amintas'a ulaşılır. Bu mezar aşağıdaki düzlükten de kolaylıkla görülür ve yaklaştıkça, büyüklüğü karşısında duyulan hayranlık artar.